Manisa Mesir Macunu, Osmanlı dönemine dayanan köklü bir geleneğe sahip, özellikle kültürel değeriyle öne çıkan bir tatlıdır. Mesir Macunu, 41 farklı baharat ve bitki özünden yapılmaktadır. Bu zengin karışım, hem lezzetli hem de tarihsel bir mirasın simgesi olarak kabul edilmektedir.

Mesir Macunu'nun kökeni 16. yüzyıla dayanmaktadır. Sultan II. Bayezid'in eşi Hafsa Sultan’ın rahatsızlığına çözüm olarak bu macun önerilmiştir. Hafsa Sultan, Manisa’da iyileştikten sonra, bu macunun her yıl halka dağıtılmasını istemiştir. Bu gelenek o günden bu yana her yıl Manisa'da düzenlenen Mesir Macunu Festivali ile devam etmektedir. Festivalde, cami minarelerinden halka Mesir Macunu saçılır.

Mesir Macunu'nun temel malzemeleri arasında çörek otu, zencefil, tarçın, karanfil, anason ve safran yer almaktadır. Geleneksel olarak elle sarılarak küçük paketler halinde sunulan Mesir Macunu, günümüzde hem geleneksel hem de modern ambalajlarda satılmaktadır. Hem kültürel bir simge olarak Manisa’yı ziyaret edenlere hediye olarak verilmektedir.

Manisa Mesir Macunu'nun Hikayesi

Mesir Macunu'nun hikayesi, Osmanlı padişahı Yavuz Sultan Selim'in annesi Hafsa Sultan'ın Manisa’ya yerleşmesiyle başlar. 1522 yılında, Hafsa Sultan hastalanır ve dönemin ünlü hekimi Merkez Efendi’ye danışılır. Merkez Efendi, 41 farklı bitki ve baharatı karıştırarak bu özel macunu hazırlar. Hafsa Sultan bu macunu düzenli olarak tüketmeye başladığında, kısa sürede sağlığına kavuşur.

Bu iyileşmenin ardından, Hafsa Sultan, bu macunun her yıl Nevruz zamanı Manisa’daki Sultan Camii’nde halka dağıtılmasını emreder. Böylece Mesir Macunu geleneği doğar ve yüzyıllar boyunca devam eder. Her yıl düzenlenen Mesir Macunu Festivali’nde, cami minarelerinden halka saçılan macun, yalnızca bir tatlı değil, aynı zamanda önemli bir kültürel miras olarak kabul edilir.

Merkez Efendi’nin özenle hazırladığı bu karışım, Osmanlı'dan günümüze uzanan bir miras olarak hala büyük bir değer taşımaktadır. Mesir Macunu, sadece Manisa’nın değil, tüm Türkiye’nin kültürel ve tarihi zenginliklerinden biri olarak varlığını sürdürmektedir.